Bir Osmanlı aydını olarak Şair Nigar Hanım
Şair Nigar Hanım’ın annesi, Sadrazam Keçecizâde Fuat Paşa’nın mührü Nuri Bey’in kızı Emine Rifatî Hanım ile babası, 1848 Macar İhtilali’nden sonra Türkiye’ye sığınarak Müslüman olan ve Müslüman olan babası Osman Paşa. “Macar” lakabıyla tanınır. Yedi yaşında Madam Garos’un Kadıköy’deki yatılı okuluna verildi. Ünlü şair 103 yıl önce aramızdan ayrıldı.
Bu okulda Yunanca, İtalyanca ve Ermenicenin yanı sıra Fransızca, piyano, fotoğrafçılık ve dikiş öğrendi. Ebüllisan Şükrü Efendi’den Türkçe, Arapça ve Farsça dersler aldı. Yaklaşan örtünme yaşı nedeniyle okuldan alınarak evde piyano ve dil dersleri alarak eğitimine devam etti. Çocukluğunda Fransız ve Fransız edebiyatını çok iyi biliyordu. Tanzimat’tan sonra edebiyatımızın ilk kadın şairidir.
Tanzimat ile Servet-i Fünun dönemleri arasında eserler veren Nigar Hanım, Efsûs 1.bölüm adlı şiir kitabıyla dikkatleri üzerine çekti. Efsûs’un üç yıl sonra çıkan ikinci bölümü itibarını pekiştirdi. Nîran adlı kitabı, aynı zamanda yazı işleri müdürlüğünü de yaptığı Hanımlara Mahsus Gazetesi Kütüphanesi’nin ilk eseri olarak yayımlandı. Abdülhamid tarafından ikinci derece “Merhamet” ile ödüllendirildi
En çok yabancı dil bilen şair
Hatta Nigar Hanım, devrinin en çok yabancı dil bilen kadın şairi olarak biliniyordu. Yazdığı günlükler ve hakkında yazılanlardan yola çıkarak Fransızca, Yunanca ve Almancayı tam anlamıyla öğrendiği söylenebilir; İtalyanca, Arapça, Farsça ve Macarca da akıcıydı.
Özel hayatında pek hoş olamamanın acısını anlattığı şiirlerinde ince bir lirizm görülür. Şiirlerinden çok mensur yazılarının beğenildiği söylense de Nigar Hanım şiirleri ve şiirleriyle anılmayı başarmıştır.
19. yüzyılın sonlarında Osmanlı Devleti’nin en parlak kadınlarından biri olan şair Nigar Hanım kültür semalarında yerini almıştır. Nigar Hanım; Berlin, Macaristan, Mısır, İtalya, Fransa, Avusturya’ya gitti.
Ayrıca Köstence’de Carmen Sylvia adıyla şiirler yazdı ve yayınladı. Romanya Kraliçesi Elizabeth ile tanıştı, birçok yabancı soyluyla tanıştı. Zamanının en seçkin kişiliklerinden biri olarak biliniyordu.
Sosyal hayat ve şiir
Osmanlı şehzadeleri tarafından kabul edilmiş ve iltifat edilmiştir. Hanedan üyelerinin konutlarında sanatın konuşulduğu davetlere katıldı. Şişli’deki Fransız salonlarını andıracak şekilde döşenen konağında her salı dönemin ünlü isimleri bir araya gelir, şiirler okunur, müzik dinlenir, bu toplantılarda sanat ve edebiyat konuşulurdu.
Nigar Hanım, kültür çevrelerinde kendine seçkin bir yer edinen öncü Osmanlı hanımlarının en parlak yıldızlarından biriydi. Roman ve niyet alanında Fatma Aliye Hanım’ın temsil ettiği madalyonun diğer yarısı ise sosyal hayat ve şiir alanındaki eksikliklerin tamamlanmasıydı.
“Şair Nigar Hanım”
Nazan Bekiroğlu, “Şair Nigar Hanım” Kendi adını taşıyan kitabında onu, edebiyat salonunda erkek ve kadınları ağırlayan, yüzyılın başında bir entelektüel olarak tanımlıyor. 19. yüzyılın ünlü bir şahsiyeti olmakla kalmayıp çevresine geniş bir aydın grubunu da kazandırmış olan Nigar Hanım’ın biyografisi ve sanatı incelenmektedir.
Bekiroğlu, kapsamlı araştırmalarla oluşturduğu ve ilk kez 2008 yılında yayınlanan bu kitabında Nigar Hanım’ın ailesinin özel arşivinden çekilmiş fotoğraflarına da yer veriyor.
Şair Nigar Hanım öldü
Türk kadın şairleri arasında en bol ve özlü eserlerden biri olan Nigar Hanım 4 Nisan 1918’de 103 yıl önce bugün vefat etmiştir. Değerli romancı Nazan Bekiroğlu’nun hakkında kitap yazdığı şair Nigar Hanım’ı saygıyla anıyoruz.
Kitap sayfası için link: